Toplamlarını sayamadığım üzerime doğru devrilen anılarım var…
Geceleri omzumdan bastırarak dizlerimin üzerine çökertiyor beni…
Oturduğum yerde, sancılar çekerek iki büklüm oluyorum. “Anılarım” diyorum. Anılarımı, yarattığım o ufacık ellerimin emekleri. Yalnızlık saçımdaki örgü kadar karışık artık. İncinmeyen hiç bir yerim yok. Sarsıntılar yerle bir olan dünyama acı ekliyor. Hala devrilmiş sayılmam, hala yaşayabilirim, hala doğrulma çabalarım var benim. Ölürken küfür edebilecek kadar nefes biriktiriyorum ciğerime. Ve hala adımlıyorum virane anılarımla parmak uçlarımda. Koşup gelsem, sarılarak boynundan öpsem, geçmişi saymasak, hiç üzülmedik farz etsek, hiç kırılmamış gibi yapsam, hiç kırmamak için söz versen belki ihanet ettiğimiz anılarımızdan özür dileyebiliriz sevgili… Geleceğe açılan kapılarımı yüzümüze sertçe vuran insanlara inatla bir ömür de sürse ben seni, beni koruyan tenini, bir duvar gibi sırtımı yasladığım benliğini, Ve bizi, bekleyeceğim… Acele et sevgilim, ilk tren gitmeden yetişelim! eSo*
Reklamlar
Konyada bir süre yaşadım evet ama konya da değilim şuan… Teşekkür ederim soyadı anlayışı için kimdin sen pardon?